Yaz mevsiminde yenidoğan bakımı, anne adaylarının ve yeni bebek sahibi olmuş annelerin endişeli olduğu konulardan biri olarak karşımıza çıkıyor.
Yaz aylarında bebeklerin konforunu ve sağlığını korumanın dikkat edilecek bazı yöntemlerle mümkün olduğunu belirten Türkiye İş Bankası grup şirketlerinden Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Söğütözü Hastanesi Pediatri Bölümü Neonatoloji (Yenidoğan) Uzmanı Doç. Dr. Ece Göçmen yaz aylarında yeni bebek sahibi annelere dikkat etmesi gerekenler hakkında bilgiler verdi.
Anne adayları ve yeni bebek sahibi olmuş ebeveynler hayatın en büyük mucizelerden birine şahit oluyor. Bebek sahibi olmak sorumluluğu da beraberinde getirirken anne ve babalar çocuklarının bakımı için endişe duyabiliyor. Yaz aylarında sıcakla birlikte bebeklerin konforunu ve sağlığını korumak için anne ve babaların bazı konulara özel olarak dikkat etmesi gerekiyor.
BEBEKLER SICAK YAZ GÜNLERİNDE SU İHTİYAÇLARINI
KARŞILAMAK İÇİN DAHA SIK EMZİRİLMEK İSTERLER
Yenidoğan bebeklerde cildin nemi, daha büyük bebeklere kıyasla azdır ve ciltten sıvı kaybı daha fazladır. Bu nedenle sıcak yaz günlerinde sıvı gereksinimleri artar diyen Doç. Dr. Ece Göçmen bebeklerin sıvı ve beslenmesine yönelik şu bilgileri verdi:
“Yenidoğan bebekler su dahil tüm besinlerini anne sütünden karşılayabilir. Dolayısıyla sıcak yaz günlerinde artan su ihtiyaçlarını karşılamak için daha sık emzirilmek ister. Bu normaldir ve sadece anne sütü alan bebekler için ek olarak su verilmesi gerekmez. Ancak tıbbi gereksinimlerle mama desteği uygulanıyorsa ve beslenmenin yüzde 50’den fazlası mama ise, çok sıcak yaz günlerinde bebeğe su verilebilir. Bunun için kaynamış ve oda sıcaklığında soğutulmuş su, kaşıkla bebeğe sunulduğunda, o an için susuzluğu olan bebeğin suyu kabul ettiği gözlenir. Bebek ihtiyaç duyduğu kadar suyu kaşıkla alabilir.”
YAZ AYLARINDA BEBEKLERİN KIYAFETLERİNE DİKKAT!
Yaz aylarında bebeklere gündüz tek kat, penye, kısa kollu bir giysi giydirilmesi yeterlidir diyen Doç. Dr. Ece Göçmen “Akşam saatlerinde hava serin olursa yine tek kat, ancak uzun kollu ve bacaklı giysilere geçilebilir. Giysilerin yüzde 100 pamuklu, nefes alabilen dokumaya sahip, bol, hafif, açık renkli ve boyasız olmasına dikkat edilmelidir. Uyku sırasında bebeğin üstü, ince pamuklu veya müslin bir örtüyle, terlemeyeceği şekilde örtülebilir. Uyku sırasında aralıklı olarak bebeğin boynunu ve göğüs bölgesini kontrol ederek terleme ve sıcaklık hissini takip edilmeli. Buna göre bebeğin rahat etmesi için gerektiğinde giysileri azaltılıp arttırılabilir” dedi.
YAZ AYLARINDA BEBEĞİNİZİN İSİLİK PROBLEMLERİNE KARŞI YAPMANIZ GEREKENLER
Yaz aylarında bebeklerde karşılaşılan en sık cilt problemlerinden biri isiliktir olduğunu belirten Doç. Dr. Ece Göçmen bebekleri isiliğe karşı korumak için yapılması gerekenleri şu şekilde açıkladı:
“Ortam sıcaklığı artınca, vücut sıcaklığının dengelenmesi için terleme başlar. Fazla ter üreten ter bezlerinin gözenekleri tıkalıysa, ciltten kabarık, çevresi kızarık, toplu iğne başı gibi nokta nokta döküntüler oluşur. Buna isilik denir. Sık terleyen boyun bölgesinde yoğun olarak ortaya çıkan isiliğin tedavisi için; ortam sıcaklığını düşürerek terlemeyi azaltmak, pamuklu bol giysiler giydirmek, ılık suyla banyo yaptırarak gözeneklerin açık kalmasını sağlamak yeterlidir. Yaz aylarında ciltten tam emilmeyen yağlı kremler ya da bebek yağları sürülmesi ter bezlerinin gözeneklerini kapatarak isiliğin çoğalmasına neden olabilir. Bu tür bebek ürünleri kullanılmamalıdır.”
YENİDOĞAN BEBEKLERE GÜN AŞIRI BANYO YAPTIRILMALI!
Normalde yenidoğan bebeklere gün aşırı banyo yaptırılması yeterlidir diyen Doç. Dr. Ece Göçmen “Sıcak yaz günlerinde her gün banyo yapılması bebeğe rahatlık sağlar ve isilik oluşmasını da önler. Her gün banyo yapılıyor ise, her gün sıvı temizleyici kullanılmasına gerek yoktur. Sık kullanılan sıvı temizleyiciler cildin kurumasına neden olabilirler. Yaz aylarında bebeklere her gün düz su ile duş aldırılması ve haftada bir ya da iki kez sıvı temizleyici kullanılması yeterli olacaktır. Bebek cildinin pH’sı ile uyumlu, içinde emolient olan sıvı temizleyiciler, temizlik barlarına tercih edilmelidir. Cilt kuruluğu veya cildinde soyulma olan bebekler için, banyo sonrası, ciltten kolay emilen ve paraben içermeyen bir losyon kullanılması uygun olur” dedi.
YAZ AYLARINDA BEBEĞİNİZİN BEZ BÖLGESİNE DİKKAT!
Yaz aylarında bez bölgesinin temizliğine de diğer zamanlardan daha fazla hassasiyet gösterilmesi gerekir diyen Doç. Dr. Ece Göçmen “Alt bezinin sık değiştirilmesi, iyi hijyen sağlanması, bez bölgesine uygun bariyer oluşturan kremlerin her bakım sonrası ince bir tabaka oluşturacak şekilde sürülmesi uygundur” dedi.
YAZ AYLARINDA YENİDOĞAN BEBEKLERİ GÜNEŞTEN VE SICAKTAN KORUMANIN YOLLARI
Güneşe çıkma saatleri olarak aslında tüm yaş grupları için olan öneri, yenidoğan bebeklerimiz için de geçerlidir diyen Doç. Dr. Ece Göçmen güneşten ve sıcaktan korunmak için şu bilgileri verdi:
“Güneş ışınlarının en dik olduğu saat 10:00 ile 16:00 arasında güneşe çıkılmamalıdır. Yenidoğan bebeklerde güneş koruyucu krem kullanılması tavsiye edilmez. Bu saatlerde bebeklerin gölgede kalması, baş, yüz ve boyun bölgelerini koruyacak şekilde geniş kenarlı şapka giydirilmesi, vücut bölgelerinin de UV ışınlarından korunacak şekilde giydirilmesi gerekir. Yenidoğan bebeklere güneş gözlüğü takılması uygun değildir. Bebeklerde ciltten D vitamini yapımının uyarılması için; haftada 3 gün, sabah saat 10:00, akşam üzeri saat 16:00 civarında, üzerinde penye atleti varken, kollarının ve bacaklarının yaklaşık 15 dakika kadar, güneş ışınları ile direkt temas ettirilmesi yeterlidir. Yaz aylarında ağızdan D vitamini 400 ü her gün verilmeye devam edilmesi gerekir. Yenidoğan sarılığından korunmak için güneşe çıkarılma uygulaması özellikle yaz aylarında kesinlikle yapılmaması gereken bir uygulamadır. Oda sıcaklığının 22-24 derece, oda neminin yüzde 40-55 olması tavsiye edilir. Klima veya vantilatör kullanarak, fanı direkt bebeğin üzerine gelmeyecek şekilde, oda sıcaklığını ayarlayabilirsiniz. Ek olarak odada taze hava akışı da iyi bir şekilde sağlanmalıdır.”
YENİDOĞAN BEBEKLER SİVRİSİNEK VE BÖCEKLERDEN NASIL KORUNUR?
Yaz aylarında bebeklerin sivrisinek ve diğer böceklerle teması sonrası alerjik reaksiyonlar görülebilmektedir diyen Göçmen “Bu teması engellemek için sineklik ve cibinlik kullanılabileceği gibi, ultrasonik kovucular da tercih edilebilir. Bu amaçla cilde sürülen losyon veya spreyler yenidoğan bebekler için uygun değildir” dedi.
YENİDOĞAN BEBEKLER UÇAĞA BİNEBİLİR Mİ?
Yenidoğan bebeklerin taburculuk sonrası eve giderken ilk seyahatleri de dahil olmak üzere, araba koltuğunda seyahat etmeleri güvenlikleri için gereklidir diyen Göçmen “Yenidoğan dönemine uygun bir araba koltuğu seçilmelidir. Araba koltuğu aracınızın arka koltuğuna, sırtı sürücüye, yüzü arkaya bakacak şekilde yerleştirilmelidir. Bebeğin kemerlerinin bağlanmış olması ve araç hareket halindeyken koltuktan çıkarılmaması, özellikle uzun seyahatler sırasında mutlaka akılda tutulmalıdır. Araç içi klima, ortam sıcaklığını 22-24 derece tutacak ve fanı direkt olarak bebeğin üzerine gelmeyecek şekilde çalıştırılabilir. Doğum sonrası 8. günden itibaren bebeğinizle birlikte uçak seyahati yapabilirsiniz. Bebekler bir refakatçinin kucağında özel bebek kemeri ile seyahat edebilecekleri gibi, ayrı bir koltukta 40×40 cm boyutunda araba tipi bir koltukta da seyahat edebilirler. Kalkış ve inişlerde bebekler kulakları tıkanmasın diye emzirilebilir, biberonla beslenebilir veya emzik kullanılabilir. Uçakta bebeğin ihtiyacı olabilecek malzemeler için bir çanta hazır olmalıdır” dedi.
Bayındır Sağlık Grubu Hakkında:
Bayındır Sağlık Grubu’nun temeli, 1992 yılında o zamanki adıyla Bayındır Tıp Merkezi ile hizmet vermeye başlayan Bayındır Hastanesi’ne dayanmaktadır. İş Bankası grup şirketlerinden olan Bayındır Sağlık Grubu, kısa sürede sağlık alanında referans kurumlardan biri haline gelmeyi başarırken, bunda tam zamanlı çalışan deneyimli hekim kadrosunun yanı sıra, hedeflenen nitelikli hizmet anlayışını sağlamak için kurum tarafından özümsenen temel değerler de önemli rol oynamaktadır. Etik değerlere saygılı, kanıta dayalı tıp ve hasta odaklı hizmet anlayışına sahip Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Söğütözü Hastanesi ile başlayan bu anlayışını kısa sürede Bayındır Kavaklıdere Hastanesi, Bayındır İçerenköy Hastanesi ve Bayındır Levent Tıp Merkezi’nin yanı sıra, İstanbul’da Fenerbahçe, Beşiktaş, Şirinevler, İş Kule, Tuzla ve İzmir Alsancak olmak üzere 6 farklı lokasyonda bulunan Bayındır Diş Kliniklerinde de başarıyla uygulayarak, vermekte olduğu sağlık hizmetinin etki alanını genişletmiştir.