Dünyanın en zengin mutfaklarından olan Osmanlı Mutfağı, günümüzde de bazı gelenekleri ve tarifleriyle yaşatılıyor. Gösterişli saray sofralarında yenen enva-i çeşit Osmanlı yemekleri kuşhane denilen mutfaklarda görevlendirilen kuşçubaşılar tarafından hazırlanmış.
Saray mutfağı II. Murad zamanında başlayarak aşçılar, ayvazlar, kilerciler bu devirde ortaya çıkmıştır. Padişahlar genelde yemek sırasında sulu olarak sadece çorba ve hoşaf içerek susuzluğunu yemek sonrası bir miktar şerbet içerek tamamlar. Sofradan kalan yiyecekler ona hizmet eden ağaların sofrasına aktarılır. Padişahların tüm tabakları som altından, sofra örtüleri de altın sırmadan oluşmuştur.
Saray mutfaklarında tatlılar önemli bir yere sahiptir. Osmanlı’da tatlı deyince akla gelen ilk şey Helva, macun ve hoşaftır. Yapılan macunların bazıları aynı zamanda hastalıklara ve bünyesi zayıf olanlara iyi geldiğinden bunlar hekimbaşıların denetiminde yapılırdı. Yılda bir kez ot gecesi denen gecede otların karışımından yapılan macun saray eşrafına gönderilirdi.