RAMAZAN VE RUH SAĞLIĞI
Ramazanın insanın ruhu ve bedeni üzerindeki faydaları da bir o kadar fazla…
Ruh Sağlığımız Rabbe Uymakla Huzura Kavuşur:
Ramazanda normal zamana göre insanlar haramdan uzaklaşarak Allah’ın dediklerine yönelirler. Böylelikle Ramazan ayında insanlar iç huzurlarına kavuşurlar.
Ramazan Ayı İrademizin Güçlenmesini Sağlar:
Genel olarak bakıldığında toplumda psikolojik sorunlar yaşayanların çoğu iradesi zayıf kişiler olarak karşımıza çıkıyor. Oruç sadece haramlara karşı iradeli olmayı değil, zararlı olmayan ve haram olmayan yiyecek ve içeceklere hem de hiç kimsenin görmediği yerlerde bile el uzatmamayı öğreterek iradeye hâkim olmayı sağlıyor.
Sabır, Ramazan Ayının İnsanlara Kazandırdığı En Büyük Erdemlerden Biridir:
Ramazan Ayında oruç tutarken saatlerce aç ve susuz kalıyoruz. Fakat buna rağmen sabırla ezan saatini bekliyoruz. Bu da ramazan ayının bizlere sabırlı olmayı öğrettiğini açıkça gösteriyor.
Ramazan Ayı Ailesel Ve Toplumsal Bir Psikoterapidir:
Ramazan ayı aileleri ve komşuları bağlayan en önemli zamanlardandır. Ramazanda farklı zamanlarda yemek yiyen aile bireyleri bir araya toplanır, sokakta birbiriyle denk gelen komşular birbirleriyle bayramlaşmadan evlerine girmezler. Aslında ramazan, bizi ruhen daha mutlu yapar.
Ramazan ayında yapılan ramazan paketleriyle; fitre ve zekâtlarla zenginlerin fakirlere yardım etmesi, merhamet duygularını harekete geçirerek zenginlerde iç huzuru sağlarken fakirlerde ise zenginlere karşı sevgi oluşturuyor:
Ramazan Ayı paylaşma ayıdır. Bu mübarek ayda zengini yoksula yardım etmeli, evinde aç yatan yoksul olmamalıdır. İnancımız ve değerlerimiz bize geçmişten bu güne bunu çok açık bir şekilde öğretmiştir. Bu nedenle ramazanda yoksulu, zengini yediden yetmişe herkes ruhen mutluluğu doyasıya yaşar.
RAMAZANDA AĞIZ VE SİŞ SAĞLIĞININ ÖNEMİ
11 ayın sultanı Ramazan Ayının gelmesiyle uzun süre aç kalınması ve gün içerisinde sıvı maddeler tüketilmemesi ağız içerisinde kötü kokulara neden olmaktadır. Ağız kokusu kişilerin sosyal yaşamlarını da bir o kadar etkiliyor. Fakat ağız sağlığınız için aşağıda belirttiğimiz maddeleri yaparak buna dur diyebilirsiniz:
Sahurdan sonra mutlaka dişler fırçalanmalı ve diş ipiyle dişler temizlenmelidir.
Yüksek miktarda baharat kullanımı ve baharatlı yemekleri sahurda tüketmekten kaçının.
İnsanı tok tuttuğuna inanılan süt ürünleri ve yumurta ağız kokularına neden olmaktadır. Sahurda bu yiyeceklerden uzak durun.
Ramazan ayı boyunca dişlerin tüm yüzeyleri ve dil sırtı mutlaka fırçalanmalıdır.
Çay, kahve gibi içecekler iftardan sonra ve sahurda tüketilmekten kaçınılmalıdır.
Sarımsak ve soğan gibi yiyecekleri iftardan sonra çiğ olarak tüketilmemelidir.
Enerji içecekleri tüketilmemelidir.
Lokmalar mümkün olduğunca fazla çiğnenmelidir.
Sigaradan uzak durulmalıdır.
Şarküteri ürünleri mümkün olduğunca sahurda daha az tüketilmelidir.
Diş doktorunuza periyodik olarak muayene olmayı unutmamalısınız.
Ramazan ayı boyunca stressiz bir yaşamı tercih etmeli ve huşu içerisinde ibadetler gerçekleştirilmelidir.
RAMAZANDA TEMİZLİĞİN ÖNEMİ
Ramazan bayramı gelmeden bir hafta öncesinde başlanır bayram temizliğine… Ramazan Bayramı hazırlıkları, geçmişten günümüze yapılan ve Ramazan Bayramının anlam ve önemini daha iyi anlamamız için yaptığımız bir çeşit gelenektir.
Dinimizde Temizlik İkiye Ayrılmaktadır:
Manevi temizlik: Önce ruhumuzun, manevî dünyamızın, ahlaki anlamda temiz olması gerekir. İç dünyası temiz olmayanın, dış dünyasının temiz olması, sahte ve sanal bir temizlikten öte geçemez. Bir kabın içinde ne varsa, dışına o sızar. İçi, güzel duygu ve düşüncelerle bezenen kimsenin, dışı da, yani davranışları, temiz, ahenkli, sevimli ve ölçülü olur. İçi, kıskançlık, kin, öfke, kibir, dedikodu, gıybet gibi sevimsiz huylarla ve zararlı fikirlerle dolu olan bir kimsenin, öncelikle, gönlünü bu kötülüklerden temizlemesi, arındırması gerekir. İslam’a göre kurtuluşun yolu, nefsini manevi hastalıklardan arındırmaktan geçmektedir. Zira çevre kirliliği kadar, manevî kirlilik de zararlıdır. Manevî kirlilik, bir kimsenin kafasında ve gönlünde başlar.
Maddi Temizlik; Maddî veya dış temizlik, bir kimsenin saçından tırnağına, elbisesinden bedenine, evinden sokağına, seyahat ettiği vasıtalardan eğitim gördüğü kurumlara, her türlü sağlık kuruluşlarına ve kamu binalarına varıncaya kadar bütün alanları içerisine alır. İnsan ve toplum sağlığının temelini dış temizlik oluşturur. İbadetlerimizin temelini, manevî temizlik oluşturduğu kadar, maddî temizlik de oluşturur. Meselâ, namazın şartlarından ikisi, tamamen maddî temizlikle alakalıdır. Namazla ilgili dinî literatürde, bir kimsenin namaz kılacağı yerde, elbisesinde veya bedeninde namaza manevi anlamda mani olacak şekilde, maddî pisliklerden arındırmaya ‘necâsetten temizlenme’; namaz kılabilmek için abdestsiz olan kimsenin abdest alması veya manevî açıdan temiz olmayan kimsenin boy abdesti alması ‘hadesten tahâret/temizlenme” olarak isimlendirilmiştir. Hz. Peygamber bir hadislerinde maddî temizliğe ilişkin olarak şöyle buyurmuşlardır: “Elbiselerinizi yıkayınız. Saçlarınızın fazlalıklarını kesiniz. Dişlerinizi temizleyiniz. Süsleniniz ve temizleniniz.”