Seraphy Aromateraphy, doğa aşığı aromaterapist Serap Dağ’ın, bizzat aşkla
formüle ettiği ve yüzde 100 doğal içeriklerle geliştirdiği; büyük bir tutku ve
çokça emekle yarattığı niş aromaterapi markası. Hikaye şöyle başlıyor…
Çocukken annesine topladığı kır çiçeklerini havanda dövüp krem yapan aromaterapist Serap Dağ, o anların hiç farkında olmadan doğayla olan bağını güçlendirdiğini; doğaya âşık biri olarak dönüp dolaşıp kendini hep doğada bulduğunu düşünüyor. Uzun yıllar kurumsal
şirketlerde çalıştıktan sonra İtalya’da bir aromaterapi dükkanında uçucu yağların arasında
kendini kaybedip, bir aydınlanma yaşıyor. Bu dükkanda aslında kendini bulduğunu farkeden Serap Dağ, o günden sonra aromaterapinin şifalı ve bir o kadar büyülü dünyasının peşinden gidiyor. “Kendimi bildim bileli doğanın çok büyük bir eczane olduğunu biliyordum ve bu beni hep büyülüyordu” diyor; bu da marka hikayesinin başlangıcı oluyor aslında.
Aromaterapi tutkusuyla uzun bir eğitim sürecine başlayan Dağ, uluslararası bir okul olan,
Naha Holistik Aromaterapi Derneği ile tanışıyor. Buradaki eğitimini birincilikle tamamladıktan sonra uluslararası bir diplomaya sahip oluyor. Alanında birçok farklı eğitim almaya da devam ediyor. Bu eğitimleri tamamen kendisi için alan, aromaterapiyi bilinçli kullanmak isteyen Dağ, öğrendikleriyle yetinmeyip bu bilgileri doğal kozmetikle birleştirmeye karar veriyor ve bu konuda da eğitimlere başlıyor. Başlangıçta kendi ve sevdikleri için kremler geliştiren aromaterapist, kısa süre sonra satış teklifleri almaya başlıyor, çünkü kremleri kullananlar için vazgeçilmez oluyor.
Ruhunun, çocukluğundan itibaren şifacı olduğuna inanan Serap Dağ böylece, daha çok insana dokunma arzusuyla ilk adımlarını atıyor ve 2022 yılında adını hiç düşünmeden, hayalini kurduğu niş Seraphy Aromatherapy markasını kuruyor. Doğanın şifa gücüyle bir krem tasarlamanın ve "Bu formülasyonu ben buldum biliyor musunuz?" cümlesi kurmanın büyük hazzını yaşayan Dağ, içgüdüleri ve bilgisiyle formüle ettiği ürünlerin insanlar üzerindeki etkisini görmenin tarifsiz bir duygu olduğunu düşünüyor: “Teknolojinin imkanlarını kullanarak, bu bilgeliği daha fazla insanla paylaşmaktan çok büyük mutluluk duyuyorum.
Doğayla kurduğum bu samimi bağ, başkalarına da şifa olmayı öğretti bana” diyor.
Cilt sağlığına, zihne ve vücuda iyi gelecek; yüzde 100 doğal, yüksek kaliteli, etkili ve aynı
zamanda duyusal içeriklerle formüle edilen Seraphy Aromatherapy, yenilebilecek kadar
temiz oluşuyla insana ve çevreye saygılı bir marka. GMP (İyi üretim uygulamaları) ve ISO9001 belgeli üretim tesisinde özenle üretilen Seraphy Aromatherapy, sürdürülebilirliğe karşı duyulan sorumlulukla, üretim süreçlerinin her aşamasında da yenilikçi ve çevre dostu bir anlayışla hareket ediyor.
Aromaterapi yağları, bakım yağları, yüz ve vücut için ürünlerin yer
aldığı Seraphy Aromatherapy’de, kullanılan içeriklerin gözle görülür etki göstermesinin yanı sıra duyusal oluşu da kullananlar için marka bağımlığını artırıyor.
Golden Oil % 100 Pure, Cilt Bariyerini Onarıcı Yüz Bakım Serumu, markanın vazgeçilmez
ürünlerinden bir tanesi. Ürün sıcak, balsamsı ve tatlı kokusuyla cilde muhteşem bir lüks
dokunuş yapıyor. Bu ipeksi serum, gözle görülür bir şekilde kapsamlı bir bakım, kusursuz
nem, sıkılaşma ve toparlanma sağlıyor. Düzenli kullanımda sivilce ve akne oluşumlarını
önlüyor. İritasyonu yatıştırıyor. Cilt dokusunu düzelterek gözenek görünümünü minimize
ediyor. Aynı zamanda anti-mikrobiyal ve anti-inflamatuar etki yapıyor.
Markanın yıldız ürünlerinden % 100 Pure Blue Potion; dokusu, kokusu ve ciltte gün boyu
bıraktığı nem hissiyatıyla özel bir nemlendirici. Mavi çay bitkisinden elde edilen; su bazlı ve hafif bir formülasyona sahip olan Blue Potion, cilt tarafından anında emilip geriye nemli, lüks, ipeksi ve mat bir doku bırakıyor. İçeriğindeki antioksidanlar sayesinde güçlü bir antiaging etki yapıyor. Gözenekleri sıkılaştırıyor. Seraphy Aromatherapy’nin özel ürünlerinden % 100 Pure Naturel Shine Dry Oil, harika bir kuru yağ deneyimi sunuyor. Egzotik bir kokuya sahip olan bu kuru yağ, ışıltılı ve pürüzsüz bir
doku yaratıyor. Çok amaçlı bu kuru yağ, saç ve vücudu besleyerek nemlendirirken aynı
zamanda doğal bir ışıltı veriyor. Ylang Ylang ve vanilya absolite uçucu yağların eşsiz kokusuyla duyulara hitap ediyor.
Markanın çok sevilen ürünlerinden bir diğeri ise Aronia & Orange % 100 Pure Hand&Body Scrub, ciltte bıraktığı kadife his, bebeksi koku ve muhteşem nem etkisiyle ideal bir vücut bakımı sunuyor. Süper meyve diye adlandırılan ve antioksidan bakımından çok zengin olan aronia bitkisiyle formüle edilmiş scrub, 84 ayrı minerale sahip Çankırı kaya tuzu içeriyor. Bu sayede cildi derinlemesine temizlerken; kuruluk, çatlak, çilek bacak gibi sorunları da ortadan kaldırıyor. İçeriğindeki ceviz kabuğu tozunun yumuşak ama etkili formülü ile de, cilde sağlıklı canlı bir parlaklık kazandırıyor. Aynı zamanda cildin nemi tutmasına yardımcı popüler bileşenler içeriyor.
Seraphy Aromaterapi ürünleri paraben, sülfat, sles, sls, sentetik koku, sentetik
boya ve koruyucu içermez. Vegan ve doğa dostudur. Ve hayvanlar üzerinde test yapılmamıştır.
AROMATERAPİ HAKKINDA:
Aromaterapi özetle, uçucu yağlarla yapılan holistik bir şifa yöntemi denebilir. Yaklaşık 6000 yıllık bir geçmişe sahip olan aromaterapinin ilk olarak mumya yapımında eski Mısır
uygarlığı tarafından kullanıldığı biliniyor. Aynı çağlarda, eski Çin uygarlığı tarafından da
tanrıya olan şükranın bir ifadesi olarak kullanılıyordu. Aromaterapinin tedavi ve güzellik amacıyla kullanımı ise ilk olarak eski Yunan medeniyetlerinde ortaya çıktı. Roma
İmparatorluğu devrinde aromaterapi banyo sonrası masaj teknikleriyle kullanılmaya
başlandı. Eski Romalılar aromaterapi yağlarını eski Arap ve Hint medeniyetlerinden
getirtiyordu.
Bitkilerin -kabuk, yaprak, çiçek, meyve, tohum, sap, kök gibi- farklı yerlerinden çeşitli
yöntemlerle elde edilen güzel kokulu yağlar, uçucu özellik taşır. Bu şekilde atmosferde
de buharlaşmış olarak mevcuttur. Yağlar, verdikleri koku sayesinde bitkiye karakter katan,
kimyasal oluşumlardır.
Aromaterapi kapsamında kullanılan yağlar, şifalı bitki tedavisinde kullanılan bitkilerden kat
kat fazla kuvvetlidir, (Yaklaşık olarak 1 ton gül yaprağından ancak 250 gr. gül yağı
çıkartılabiliyor) ancak buna rağmen pek çok aktif maddeyi de içermezler. Bu nedenle,
aromaterapide kullanılan bitkisel yağ, aynı bitkinin şifalı ot tedavisinde kullanılanına göre
farklı özellikler taşıyabilir. Aromaterapide kullanılan yağlar, aynı bitkinin kurusundan 75-100 kat daha fazla güçlü etki gösterir.
Aromatik bitkiler insanlık tarihinde yüzyıllardır kullanılıyor, ancak bugün bilinen aromaterapi henüz yeni bir uzmanlık alanı. Aromaterapi terimini ilk kez Fransız parfümör ve kimyager Rene-Maurice Gattefosse, 1937 yılında yayınladığı kitabında kullanmış. Gattefosse,“Gattefosse’s Aromatherapy” adlı bu kitapta psikolojik rahatsızlıkların tedavisinde uçucu yağları kullanarak elde ettiği klinik bulguları anlatıyor.