Evet, çanlar bizim için çalıyor! Fazlalıklarımızı daha fazla kazakların
altına saklayamayacağız. Şimdi yazdan önce hızlıca forma girmenin
tam zamanı. Ancak, sağlıklı beslenme çabanıza ve spora rağmen
birkaç kilo fazlalığınızı vermekte zorlanıyor, sıkılaşma ve selülit
sorunu yaşıyorsanız biraz desteğe ihtiyacınız var demektir.
Kliniklerde, doktor kontrolünde uygulanan, FDA onaylı bölgesel
incelme ve sıkılaşma yöntemleri, hızlıca vücudunuzun en iyi formuna
ulaşmak için en kısa yol. Medikal Estetik Doktoru Abdurrahman
Efem, en iyi medikal incelme yöntemlerini anlatıyor.
Clean Girl akımını Türkiye’ye yeniden hatırlatarak, antiaging
uygulamalarında doğallığın altın standart olması gerektiğine inanan
Dr. Efem, söz konusu vücut şekillendirme uygulamaları olduğunda
da doğallıktan yana! Sıfır bedenlerin, Barbie ölçüleri dayatmasının,
Kardashian popolarının yalnızca bir akım olduğunu, insanlarda bir
süre sonra algı bozukluğu yarattığını söyleyen Dr. Efem,
“Vücudunuzun en iyi hali, kendi formuna en yakın halidir. Sıkı ve
selülitsiz bir vücut yeterince iyi görünür. Bunu sağlamak için de
elimizde çok güçlü yöntemler var. Siz sadece sağlıklı beslenmeye,
hayatınıza biraz da olsa egzersizi dahil etmeye odaklanın, gerisini
bize bırakın” diyor.
Vücut şekillendirme konusunda yıllar içinde, alternatif olarak birçok
yöntem geliştiğini anlatan Dr. Efem, her beklentiye uygun bir çözüm
olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Artık anesteziye ve cerrahi
müdahaleye gerek kalmadan, birkaç seansta; acısız, ağrısız birkaç
beden incelmek, selülit görünümünden kurtulmak, kas yapmak,
sıkılaşmak mümkün. Üstelik farklı amaçlara hizmet eden yöntemleri
kombine şekilde kullanıp daha kısa sürede, daha uzun etkili sonuçlar
da alabilirsiniz.”
“Eğer zamanın etkilerine yenik düşmeyi değil, vücudunuzun en iyi
formuna sahip olmayı seçiyorsanız bunun için sayısız seçenek
sunuluyor” diyen Dr. Efem, sorunlar ve çözümler hakkında bilgi
veriyor, başlıkları şöyle sıralıyor:
1- Kalitesi Azalmış Cilt: Genellikle yüze uygulanan; hızlıca
zamanın etkilerini geri alan ve cilt kalitesini artıran biyostimülan
uygulamalar; yani kalsiyum hidroksiapatitler ve poli-L-laktik asitler,
vücut için de son derece etkili içerikler. En kısa tanımıyla ciltte
iyileşme ve gençleşme başlatan yeni nesil biyostimülanlar, cildin
kendini toparlamasını istediğimiz birçok noktaya uygulanabiliyor. Cilt
altındaki bağ ve yağ dokusunun tamamını uyarıp, yüzün formunu
değiştirmeden dokuların hacmini belirginleştirdiği gibi vücutta da
daha sıkı bir cilt, daha kalkık popolara sahip olmaya imkan veriyor.
Yağ ve bağ dokunuz güçlendikçe, zamanla volümünü kaybetmiş ve
aşağı doğru sarkmaya başlamış cilt, tekrar toparlanıyor ve
sıkılaşmaya başlıyor. Hem anında lifting, hem deride uzun vadeli bir
yenilenme etkisi sağlanıyor ki, bu yenilenme 18-24 aya kadar
sürebiliyor. Yüze uygulanan; ihtiyaca göre çeşitli vitamin ve
mineraller içeren mezoterapiler de aynı şekilde vücut için de derinin
kalitesini artırmak, kaybettiklerini yerine koymak amacıyla
uygulanabiliyor. Daha pürüzsüz bir ten için bu uygulamalardan
güzel sonuçlar alıyoruz.
2- Sarkmalar: Özellikle, hızlı kilo alıp verme ve zamanın etkileriyle
ortaya çıkan sarkmalar çok can sıkıcı olabiliyor. Çoğunlukla bu
sarkmaları sporla bile toparlamak çok kolay olmuyor. Bu noktada
cerrahi müdahale bile düşünen çok oluyor. Sorunu bu aşamaya
getirmeden çok daha basit şekilde çözebilir, vücut şekillendirme
cihazlarından önemli bir destek alabilirsiniz. Hatta spor ve cihaz
kombinasyonu yaparsanız sonuçlar çok daha iyi olabilir. Bu gibi
sorunlarda daha çok radyo frekanslı bir cihaz ve altın iğne
yöntemlerini kullanabildiğimiz gibi, cildin sıkılaşma etkisini arttıran
mikrodalga ya da fokuslu ultrason cihazlarından birini kullanmayı da
tercih ediyoruz. Bu teknolojilerin çalışma prensibi, cilt altı dokularını
uyararak kolajen ve elastin aktivitesini tetiklemesi, böylece iyileşme
sağlaması. Bu cihazları biyostimülanlarla kombine etmek de sonucu
hızlandırıyor, etkiyi kuvvetlendiriyor ve uzatıyor. Radyo frekansın
etkisi tek başına ortalama 6-8 ay kadar sürerken, bunu
biyostimülanlarla kombine ettiğimizde etki 24 aya kadar çıkıyor.
3- Lokalize Yağlar: Love handle’lar ya da Türkçe deyimiyle
simitler, neredeyse hepimizin sorunu! Bu bölgedeki yağlanma için
en iyi sonuç veren yöntemlerden biri ise yağ yakıcı mezoterapiler,
bir diğer adıyla iğneli lipolizler. Yöntem, kısaca yağ yakıcı ajanların
cilt altına enjeksiyonla verilmesi olarak özetlenebilir. Bu uygulamada
yağ hücre zarının geçirgenliği arttırılıyor ve parçalanan yağ
hücrelerinin karaciğer tarafından dışarı atılması sağlanıyor. Yöntem
sayesinde, yeni yağ hücresi oluşumu da engelleniyor. Belli
bölgelerdeki yağlanma ise tamamen ortadan kalkıyor. Altın iğne
yöntemi, soğuk dalga terapileriler (onda plus) ya da ultrason
sistemiyle çalışan cihazlarla da bölgesel yağları uzaklaştırabiliyoruz.
Hep söylediğim gibi, hastanın ihtiyacına uygun yöntemleri kombine
etmek, etkiyi artırıyor, süreci hızlandırıyor. Bu arada bölgesel
incelme için birçok yöntem önerilebilir ama önemli olan, o bölgedeki
yağlanmayı azaltırken ciltte sarkma, çökme ya da dalgalanma
yaratmamak. Bu nedenle kullandığınız yöntemlerin tamamının
güvenli olduğundan ve mümkünse FDA onaylı olduğundan emin
olmanızı tavsiye ediyoruz.
4- Selülit: Yaza girerken daha da önem kazanan selülit sorunu,
temelde bir dolaşım bozukluğu. Ne yazık ki spor ve sağlıklı
beslenmeyle de tam olarak istenilen sonuçlar alınamıyor. Buna
karşılık kliniklerde uygulanan cihazlar ve derin doku, medikal ya da
lenf drenaj masajları çok etkili bir destek oluyor. Aslında cihaz ve
masajların yaptığı şey kan dolaşımını düzenlemek. Hatta sadece kan
dolaşımını düzenlemekle kalmayıp parçalanan yağların lenf yoluyla
atılmasını sağlamak. Bir yandan cihazlarla yağları parçalıyoruz, bir
yandan masajla kan dolaşımını düzenliyor ve yağların lenf yoluyla
vücuttan atılmasını sağlıyoruz, başka bir cihazla da dalgalanma
görünümünü ortadan kaldırıyoruz. Kişiden kişiye elbette değişiyor
ama genelde masaj ve cihaz kombinasyonlarıyla ortalama 3 seans
sonunda çok anlamlı farklar görmeye başlıyoruz. Selülit
görünümünde yüzde 80'e, hatta 90'a kadar düzelme olabiliyor.
Kişiye göre; bazen bu yöntemlere biraz yağ parçalayacak
mezoterapi desteği vermek, bazen masaj sayısını ya da cihaz
seanslarını artırmak gerekebiliyor.
5- Çatlaklar: Öncelikle hayal kırıklığı yaratmak istemem ama çatlak
tamamıyla düzelen bir sorun değildir. Çatlak görünümü ancak,
maksimum düzeyde hafifletilebilir, küçültülebilir. Eğer cildinizde
yatkınlık varsa, baştan cilt kalitesini iyi tutmanızı, dolayısıyla çatlak
oluşumuna engel olmanızı tavsiye edebilirim. Çatlak tedavisinde en
iyi sonuçları ise, iğneli radyo frekans ve mezoterapi
kombinasyonlarıyla alıyoruz. Çünkü iğneli radyo frekan cihazları,
ciltte kolajen salınımını tetikleyip o bölgeyi daha sıkılaştırdığı için,
geniş görünen çatlaklar zamanla küçültüp ince bir çizgi haline
getirebiliyor. Bu işlemi bir de mezoterapilerle desteklediğinizde
dokuya ihtiyacı olan vitaminleri ve mineralleri vermiş, dolayısıyla
iyileşmeyi hızlandırmış oluyorsunuz.
6- Sıkılığını Kaybetmiş Kaslar: Vücudun formunu
kaybetmesindeki en önemli faktörlerden biri de sıkılığını kaybetmiş
kaslardır. Neyse ki, bu konuda da çok iyi çalışan cihazlar var artık.
Mesela, üç farklı aplikatöresahip olan Evolve X, bi-polar
radyofrekansla cildi sıkılaştırıyor, tone aplikatörüyle yağı kasa
dönüştürmek için elektriksel kas stimülasyonu kullanıyor. Transform
aplikatörü ise cilt dokusunu iyileştiriyor. Yani hem bölgesel
yağlardan kurtuluyorsunuz, hem cildiniz, hem kaslarınız sıkılaşıyor.
Kollar, karın, iç bacak, arka bacak, dış bacak, baldırlar ve popo gibi
her bölgede kullanılabiliyor. Yaz öncesi, minimal yağlanmalar,
sarkmalar ve gücünü kaybetmiş kaslar için önerebileceğimiz en
pratik ve etkili yöntemlerden biri diyebiliriz. Kas cihazlarını ortalama
4-6 seans uygulamanızı ve mümkünse bunu 2-3 ayda bir tekrar
etmenizi öneriyoruz. Çünkü biliyorsunuz önlem almadığınız zaman
kas kendi hacmini tekrar bırakan, hipertrofisini kaybeden bir organ.
Bu yöntemi biraz spor ve sağlıklı beslenme ile de desteklediğinizde
kaslarınızın sıkılığını uzun süre koruyabilirsiniz.
BİRKAÇ KÜÇÜK TAVSİYE
Zamanlama önemli: Bölgesel incelme ve sıkılaşma programına en
az 2 ay önce başlamanızı tavsiye ederim. Zamanlama;
uygulamaların doğru planlanması, etkilerinin ortaya çıkması ve son
rötuşlara zaman kalması açısından önemli.
Ev ödevleri önemli: Biz ne yaparsak yapalım, ameliyat bile
olsanız, eğer siz kendinize iyi bakmıyorsanız, vücudunuzun
tedavilere vereceği cevaplar yetersiz olacaktır. Lütfen sağlıklı
beslenmeye çalışın, bol bol sıvı tüketin, mümkünse haftada en az 2
– 3 gün spor ya da yürüyüş yapın. Bunları yaptığınızda
uygulamalardan alacağınız sonuçlar sizi şaşırtacak.
Erken önlem almak önemi: Vücudunuzdaki deformasyona ne
kadar zamanında müdahale ederseniz, bölgesel şekillenme
uygulamalarından çok daha kısa sürede, çok daha iyi sonuçlar
alırsınız. Fazla yağlanmış bir vücuda, fazla sarkmış bir deriye
müdahale şansı her zaman daha zordur.
Vücudunu tanımak önemli: Şunu unutmamamız lazım,
vücudumuz belirli bir harmoni ve düzen içerisinde çalışan bir makine
gibidir. O makinenin yağını, suyunu, doğru miktarda verdiğinizde,
ara ara bakımlarını yaptığınızda da asla size bir sorun çıkarmayacak
ve mükemmel bir şekilde işleyecektir.