Çocuğum Neden İçine Kapanık?

İçe dönük mizaçtakiler, çocukluklarından itibaren dünyayla iletişimlerini içeriden dışarıya, dışa dönükler ise dışarıdan içeriye doğru kurarlar. İçe dönük çocuk, daha fazla hayal kurmaya eğilimli ve yalnızlığa, dış dünyayı daha bireysel tarzda yorumlamaya eğilimlidir. Dışa dönük çocuk ise daha sosyal, girişken ve kendini dış dünyaya göre belirlemeye yatkındır. Her iki tip de sağlıklıdır, gelecekte sahip olacakları kişilik mizaçlarına uygun olarak şekillenecek, kişiliklerine uygun meslekler seçip bunlarda başarılı olacaklardır.

İçe kapanık çocukla içe dönük çocuk karıştırılmamalıdır. İkincisi bir mizaç özelliği iken birincisi çocuğun gelişmesini olumsuz etkileyecek bir sorundur. İçe dönük dünyayla kendi tarzında iletişim kurarken, içe kapalı çocuk çevresiyle iletişim kurma becerisi gelişmemiş ya da engellenmiş çocuktur. Bu tip çocuklar gelecekte sağlıklı nesne iletişim kuramaz, dünyayla sağlıklı ve dengeli bir ilişki oluşturamazlar.

Çocukların içe kapanmasının çeşitli sebepleri vardır. Bunların en başında da anne ve babayla ilgili sorunlar yer alır. Henüz bir bebekken anneyle ideal bir ilişki kuramayan, anneyle ilişkisi doyurucu olmayan bir çocuk içe kapanır. Bu çağda çocuğun anneden yeterli sevgi ve desteği bulamaması bütün geleceğini belirleyecektir. Fazla otoriter anne-baba figürü de çocuğun sağlıklı büyümesini engelleyecek, içe kapanmasına neden olacaktır. Sürekli eleştirilen, cezalandırılan, takdir edilmeyen çocuklar, kendilerine ve dolayısıyla hayata karşı güvensiz yetişir.

Öte yandan çocuk bir yandan aile içinde kendini mutlu ve huzurlu hissedecek şekilde büyütülürken dış dünyaya de hazırlanmalıdır. Fazla koruyucu anne ve baba tavırları da hayata katıldığında çocuğun çevreyle uyum kurmasını engelleyecek, özellikle okul çağında sağlıklı ilişkiler kurmasına engel olacaktır.

Çocuklardaki bu sorunun bir diğer nedeni de kardeş kıskançlığı olabilir. Aileye yeni katılan üyenin kendisinden daha önemli olduğunu hissedip, anne babası tarafından dışlandığını hisseden çocuk kendini soyutlayabilir. Bu yüzden çocuklar hamilelik sürecinden itibaren yeni bebeğin varlığı ile ilgili bilgilendirilmeli, bu yeni olaya bir takım görevlerde de verilmek suretiyle onların da katılmaları sağlanmalıdır.

Bazı travmatik durumlar da çocuğun dış dünyayla ilişkisini bozar. Bunların başında yine şiddet, huzursuz bir ortam, iletişimsizlik gibi aile içi sorunlar gelir. Mutsuz ebeveynlerin çocukları da mutsuz olur. Böyle bir ortamda yetişen çocuk insanlara güven duyamaz, kaygılı ve endişeli büyür. Çevresinden de kötülük göreceği korkusuyla içine kapanır, yani kendini korumaya çalışır.

Çevresiyle sağlıklı iletişim kuramayan bir çocuk yeteneklerini ortaya koyamayacağından bu yeteneklerin gelişmesi de söz konusu olamayacaktır. Bu yüzden bu tür sorunlar fark edildiği anda müdahale edilmeli, hiç gecikmeden profesyonel yardım talep edilmelidir.

Merve Akdoğan

İstanbul Üniversitesi Radyo TV bölümü mezunu olan Merve Akdoğan, web içerik editörüdür. Moda, Kadın, Stil, Güzellik, Seyahat/Gezi alanlarında içerikler üreten editörümüz, alanında uzman isimlerle röportajlar da yapmaktadır.

Henüz Yorum Yok

Bir Cevap bırakın

yazılım